Dil ve Konuşma

Dil ve konuşma birbirinden farklıdır. Dil, insanların birbirleriyle duygu ve düşüncelerini paylaşmak amacıyla kullandığı ortak kurallar sistemidir. Bir dil, yalnızca konuşma dilini içermez; yazı ve işaret kullanımı da bir dildir.

Konuşma ise bu duygu ve düşünceleri içeren kuralların gerekli organlar yardımıyla fiziksel olarak üretildiği sistemdir. Konuşma, dili iletmek için bir araçtır.

Dolayısıyla, dil ve konuşmayla ilgili bozukluklar da birbirinden farklıdır. Dil bozukluğu; Kişinin diğerlerini anlamakta ve düşüncelerini paylaşmakta güçlük çekmesidir.

Konuşma bozukluğu; Kişinin konuşma seslerini düzgün veya akıcı telaffuz edememesi, konuşmasının akıcı olmaması ya da sesiyle ilgili problem yaşamasıdır.

Kliniğe "düzgün cümle kuramama" şikâyetiyle başvuran bir bireyin bu şikâyetinin altında yatan temel neden, sözcük dağarcığının kısıtlılığı, bazı ekleri kullanamaması ya da sözcükleri uygun bağlamda kullanamaması olabilir.

Gecikmiş Dil ve Konuşma Bozukluklar

Çocukların ilk sözcükleri ve cümle kurmaları belirli bir zaman sonra gelişse de konuşmanın bileşenleri doğumdan sonra gelişmeye başlar. Bebeğin ağlamaları ve bu ağlamaları bir iletişim aracı olarak kullanmaları, çevresinde duyduğu seslere uygun tepki vermeleri iletişim başlangıcı için örnek verilebilir. Normal dil ve konuşma gelişiminde bebeklerin, 12-18. aylar arasında ortalama 50 sözcük çıktısına sahip olmaları beklenmektedir. Yaklaşık 24. aydan itibaren ise kullandıkları sözcükleri birleştirerek, dilbilgisi kurallarını da ekleyip cümleler üretmeleri beklenir . 4 -5 yaşlarına geldiklerinde ise tüm ihtiyaçlarını anlaşılır bir şekilde karşısındakine ifade edebilmeleri beklenmektedir. Dil edinimi sürecinde normal kabul edilen veya edilmeyen gecikmeler olabilir. Böyle bir durumla karşılaşan ebeveynlerin ,konuşmada gecikmesi olan çocukları için, etraflarındaki bazı insanlar ya da diğer uzmanlar tarafından söylenen “ biraz daha bekleyin,nasıl olsa konuşacak” ifadelerine kulak asmamaları gerekmektedir. Uzman bir dil ve konuşma terapistine başvurarak ileride karşılaşılabilecek olası (konuşmasının anlaşılamaması, okuma-yazmada güçlükler yaşaması, içe kapanma, özgüven eksikliği gibi) sorunları önlemeye çalışmalıdır. Gecikmiş konuşma terapilerinin haftada bir seanstan daha sık uygulanması ve yaş gruplarına göre oluşturulan grup terapileriyle desteklenmesi terapi etkililiğini olumlu yönde etkilemektedir.

Gecikmiş Konuşma

Çocuğun konuşmasının yaşının gerektirdiği dil konuşma becerilerinden çok daha geride ve konuşma gelişimi açısından beklenen gelişimden daha yavaş olması durumudur.

Gecikmiş Konuşmanın Nedenleri Nelerdir?

Çocuğun konuşmasının gecikmesinde pek çok faktör sebep olabilir erken doğum, zihinsel yetersizlik, işitme kaynı, kromozom anomalileri, otizm, çocuğun yarık damak, yarık dudak olması,genetik faktörler( ailede gecikmiş dil öyküleri), çevresel uyaran eksikliği, ailenin yanlış tutum ve davranış geliştirmesi, çocuğun konuşmasına fırsat sağlanmaması gibi faktörler çocuğun konuşmasının gecikmesine neden olabilir. Ancak bazı durumlarda bu sebeplerden bağımsız olarak da bazı çocuklarda gecikmiş dil ve konuşmaya rastlanabilir.

Hizmet Alanlarımız
  • Gecikmiş Dil ve Konuşma
  • Sesletim (Artikülasyon) Bozuklukları
  • Sesbilgisel (Fonolojik) Bozuklukları
  • Akıcılık ve Hızlı Konuşma Bozuklukları (Kekemelik - Takipemi)
  • Ses Bozuklukları
  • Edinilmiş Dil Bozuklukları (Afazi)
  • Motor Konuşma Bozuklukları (Dizartri - Apraksi)
  • Yarık Dudak Damağa Bağlı Sesletim Bozuklukları
  • Engele Bağlı Dil ve Konuşma Bozuklukları